11 Aralık 2012 Salı

Çizgisel Çılgınlık :)

Dersimiz Görsel Sanatlar, konumuz çizgisel çalışmalar. 
Sınıf düzenim zaten üç büyük küme şeklinde olduğu için bu üç kümeyle çalıştık. Önce her kümeye yaklaşık 3 m uzunluğunda kağıt verdim. Bu kağıtları İkea'dan almıştım daha önce ve sınıfta çok kullanıyoruz.
Her neyse kağıtlar sıralara serildi ve sulu boya için malzemeler hazırlandı. Ardından her grup kendi kağıdına dilediği gibi siyah renkli çizgiler çizdi. Bu aşamada hem birbirlerinin çizimlerini takip ederek gerektiğinde tamamlayıcı çizimler yaptılar hem de birlikte nereye nasıl çizgiler yapılacağına karar verdiler. İlk aşamamız oldukça sakin geçti. Bir iki küslük olayını da benim müdahelemle çözdük ;)












Ardından çizgiler arasında kalan bölümleri diledikleri çizgi türlerini (Yatay ya da düşey çizgiler, kırık çizgiler, eğik çizgiler vs.) kullanarak pastel boyalarla doldurdular. Yine tüm grup üyeleri aynı kağıt üzerinde farklı yerlerde çalışarak büyük resmi tamamladılar. 



 Elbet çalışmanın yarısına gelmeden zil çaldı. Teneffüse çıktık. Geri döndüğümde iki grubun çalışmaları bitmişti. Diğer grup da tamamlamak üzereydi. Ama pastel boyayı eline alan kağıdın yanında kendine, arkadaşına da sakal bıyık çizmiş :) Sınıfa girdim bir sürü bıyıklı soytarı beni bekliyor :) 

Önce kızayım dedim ama baktım öyle mutlular ki! Ben de aldım yüz boyalarını hepsini güzelce boyadım. Bir sürü bıyıklımız ve palyaçomuz oldu. Sonrası malum çılgınlık :) Uzun zamandır en çok güldüğümüz ders oldu :)










Peki bu kadar deliliğin sonucu ne oldu diyeceksiniz.
İşte ilk ve somut olan muhteşem sonuç. Doğrusu bu kadarını beklemiyordum.






Elbet bu yıl her çalışmamızda olduğu gibi okul koridorundaki yerini de aldılar. 
Bu çılgınlığın ikinci ve belki daha önemli kazanımı ise bol bol gülüp eğlenerek, birbirimize sarılıp poz vererek, birbirimize gülerek, yardımlaşarak ve birlikte çalışarak geçirdiğimiz, ürünümüzle ve kendimizle gurur duyduğumuz iki ders oldu. Hep söylüyorum okul illa ki herkesin yüzünün asık olduğu, ciddiyetle ve hiç durmadan çalışılan bir yer olmak zorunda değil. Aslında çok eğlenceli bir yer olabilir yeter ki biz isteyelim :) Çocuklarımız okulda ne kadar güzel zaman geçirirse zorunlu sıkıcı anlarda da o kadar verimli ve istekli olurlar diye düşünüyorum.

2 yorum:

  1. Şahane fikirler,ne güzel fark etmişsiniz eğlenerek öğrenmeyi ve öğretmeyi.Bir de bunların üzerine başkaları ile paylaşma(bugün okudum twiter'de ÖĞRENME YOLDAŞLIĞI)eklenince daha da güzel olmuş yaptığınız iş,ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim :) Okulda eğlenmek benim için çok önemli. Neşeli olduğumuz dersler her zaman daha verimli geçiyor. Ne kadar çok olumlu yaşantı olursa öğrenme o kadar kalıcı oluyor. Çocuklarım geçen yıl öğrendiklerimizi bile hatırlarken önce etkinlikler akıllarına geliyor. Bu da bana doğru yolda olduğumu gösteriyor.

    YanıtlaSil